sessiz sinema
tarih yani geçmişimiz, çalkantılar, buhranlar, savaşlar,
liderler, kötüler, iyiler ve daha neler gördü neler; ama hepsi sessizliğin
içinde gömülü kaldı. kim geçmiş hakkında neyi ne kadar biliyor ? geçmişi
meydana getirenler hakkındaki bilgimiz geleceği meydana getirecek olanlar
hakkındaki bilgimiz kadar ancak vardır, ki bu da üzücü bir durumdur.
tarih kişilere ders çıkarabilecekleri örneklerle doluyken
biz buna sırtımızı çeviriyoruz. birde ağzımızda şu lafı dolandırıp duruyoruz
"tarih tekerrürden ibarettir" diye. madem ki tarih tekerrürden
ibarettir neden tarihe sırtımızı dönüyoruz, neden arkamızı dönüp bir bakmıyoruz
sadece kendi tarihimize değil bütün dünya tarihine bakmamız gerekir.
Baktığımızda Abraham Lincoln köleliği Amerika'da kaldıran
kişidir; ama gel gör ki Lincoln ırkçı bir kişiliğe sahiptir.Daha eskilere
gidelim ; Nuşi Revan'a İran'ın adil hükümdarına. Öyle ki oğlu ve veziri ülkeye
gelen yabancıları soydukları, kandırdıkları için idam eden bir kişiliktir. Bu
davranışın adı adilliktir. ama bunu ne kadarımız biliyoruz. adalet dediğimizde
aklımızda canlanan Hz. Ömer oluyor; ama Hz. Ömer bile örnek aldığı kişi Nuşi Revan'dır.
bunlar tarihin bir kaç tane hikayesi sadece daha bunun gibi
ders çıkarmamız gereken çok dersler var.